Çocuklar yalan söylediklerinde ebeveynler doğal olarak üzülür ve ne yapacaklarını bilemeyerek öfkelenirler. Çünkü çocuklardan yalan duymak alışılageldik değildir ve ebeveyn de bu duruma nasıl tepki vereceği konusunda kararsız kalabilir. Ebeveyn çocuğunun yalan söylemeyi alışkanlık haline getirmesinden ve çocuğunu zararlı durumlardan koruyamamaktan korkuyor olabilir. Bu sebeple istemeden de olsa şiddetli tepkiler verebilir, çocuğu tehdit edebilir veya cezalandırabilir. Bu noktada muhtemelen bu üç seçenek de işe yarmayacaktır ve çocuk yalan söyleme davranışını yineleyecektir. Bunun nedeni yalan söylemenin sebebinin çocuklar ve yetişkinler için kısmen farklı olmasıdır. Suçlayıcı tepkiler vermek zaten suçlanmamak için yalan söyleyen çocuğa tekrar yalan söylemek için sebep vermiş olur.
Yalan söylemenin pek çok nedeni olabilir. Bu nedenleri anlamak veya gözlemleyebilmek oldukça önemlidir. Çocuğun gerçek olmasını isteği bir hayal üzerine yalan söylemesi ile yakalanmamak için yalan söylemesi arasında fark vardır. Ceza uygulanan disiplin yönteminde çocuk yakalanmamak için doğal olarak yalan söyleyecektir. Bunun haricinde gerçekleşen hayal edilen bir şeyin üzerine yalan söyleme davranışı ise yakalanmamaktan ziyade ebeveyn için ipucu niteliğinde görülmelidir.
Çocuklar Neden Yalan Söyler?
Yetişkinlerinkinden farklı olsa da çocukların da yalan söylemelerinin altında belirli sebepler yatar. Bu sebepler durumdan duruma, ev ortamına, çocuğun okulda yaşadığı olaylara göre farklılık gösterebilir. Ebeveyn olarak yalan söyleme davranışının altındaki sebebi okumak, çocuğu iyi tanımak ve tepkileri doğru değerlendirmek oldukça önemlidir. Altta yatan sebebi anlamak zor olabilir, bu noktada ebeveyn perspektifi yerine çocuk perspektifinden bakmayı denemek işler kolaylaştıracaktır. Yalan söyleme davranışının altında yatan sebebi anlamak çok önemlidir, sebebi anladığınızda çözüme giden yol açılmış olur.
- Bazı yalanların altında çocuğun gerçekleşmesini istediği şeyler yatar. Bu ne demektir? Örneğin çocuğunuz bir kardeşi olmasını çok istiyor olabilir. Tanıdığı diğer yetişkinlere bir kardeşi olacağını, annesinin bebek beklediğini anlatabilir.
- Ceza içerene disiplinler çocuğu yalan söylemeye itiyor olabilir. Çocuklar “yakalanmamak” için ve hoşlarına gitmeyen bir cezaya katlanmamak için yalan söylemeyi seçiyor olabilir. Dolayısıyla ceza ve tehdit çocuğu yaptığını inkar etmeye veya yalan söylemeye itebilir.
- Ceza içermeyen disiplinle yetişmiş çocuklarda bile suçlanmayı istemedikleri için yalana başvurma eğilimi vardır. Ceza içermeyen disiplinde bile çocuklar yaptığı davranışın hatalı olmadığını düşünüyorlarsa hak etmediklerini düşündükleri için suçlanmak istemeyebilirler. Örneğin ilaç içtiğinde kendini iyi hisseden bir çocuk arkadaşı kötü hissettiği için ilacından ona veriyorsa yardım ettiğini fikrinde olduğundan bu davranış için suçlanmak istemeyecektir.
- Yalan söylemek aile içindeki çatışma veya okulda zorbalığa maruz kalma gibi karmaşık problemlerin belirtisi olabilir. Aile içinde çatışmaya maruz kalan veya okulda zorbalığa uğrayan çocuklar özgüvenlerini kaybedebilirler. Bu özgüveni geri kazanmak için hile yaparak veya yalan söyleyerek üstünlük kurmak isteyebilir, bu şekilde tekrar iyi hissetmeye çabalıyor olabilir.
Çocuklar Yalan Söylediğinde Ebeveynler Ne Yapmalıdır?
Dünyada kötü çocuk yoktur; yalan söyleyen, hırsızlık veya hile yapan çocukların hiçbiri bu davranışları kötü niyetler içinde gerçekleştirmezler. Dolayısıyla bu gibi antisosyal davranışların görüldüğü durumlarda çocuğa vereceğiniz tepki otoriter ve sert bir tutum yerine daha kucaklayıcı ve şefkat içeren tepkiler olmalıdır. Yalan söyleme, hırsızlık ve hile yapma davranışları çocuğun ileride suça karışan bir yetişkin olacağı bilgisini vermez fakat ceza içeren disiplin uygulamaya devam edildiği sürece davranış sönmek yerine alevlenecektir.
Yalan söyleyen çocuklar genellikle baş etmekte zorlandıkları duygulara sahiplerdir. Bu yüzden sözlü uyarılar veya ceza faydalı olmayacağı gibi durumu hem ebeveyn hem de çocuk için daha zor hale getirir. Ceza vermeden ve tehdit etmeden çocuğu davranışını söndürmek için yapabileceğiniz çok şey yokmuş gibi görünse de aslında oldukça çeşitli seçeneğe sahipsiniz.
- Olmasını arzu ettiği şeyler üzerine hayali bir hikâye kurarak yaratılığı kullanabilirsiniz. Örneğin çocuğunuz yetişkinlere kardeşi olacağını söylüyorsa söylediğini kabul edin. Bunun onun hoşuna gidip gitmeyeceğini sorun, yalan söylediği için suçlanması gerekmez. Ayrıca “Bir kardeşin olsun ister miydin?” gibi bir soruyla davranışın altında yatan isteği anlayabilir, bu temelde bir hikaye inşa edebilirsiniz.
- Doğrudan çocuğa sormak bir başka seçenektir. “ İlacından arkadaşına da mı verdin?” eğer çocuk soruyu hayır diyerek cevaplandırdıysa suçlayıcı olmayan ses tonunuzla az önce öğrendiğinizi söyleyin. Arkadaşına yardımcı olmak istediğini bildiğinizi ve bunun neden riskli olduğunu çocuğa açıklayın. Bunu yaparken arkadaşına yardım etme isteğini onayladığınızı belirtin. Daha sonra yaptığı davranışın riskleriyle ilgili çocuğu bilgilendirin.
- Karmaşık problemlerde çocuk ihtiyaçlarının karşılanması ve iyi hissetmek için yalan söylemeyi tercih eder ve bu uygunsuz bir yoldur. Arkadaşları, kardeşleri tarafından zorbalığa uğrayan çocuk özsaygısını ve kendine olan güvenini yükseltmek için yalan söyleme ve hile yapma yolunu tercih etmiş olabilir. Gücün çocukta olduğu oyunlar tercih edilebilir. “Aaa hayır kaybediyorum!” burada amaç çocuğun hilesini/ yalanını fark ettiğinizi göstermek, kabullenmek ve onu kahkaha atmaya teşvik etmektir. Ebeveynin yenilgiyi kabullenemeyen mağlup rolünü oynadığı oyunlar tercih edilerek çocuğun hislerine ayna tutabilirsiniz.
- Oyuncakları kullanarak yalan söylemenin konu edildiği abartılı ve saçma hareketlerle canlandırmalar yapılan sembolik oyunlar oynayabilirsiniz. Bu oyunlar rekabet içermek zorunda değildir. Kazanan ve kaybedenin olmadığı, işbirliğine dayalı oyunlar tercih etmek çocuğun rahatlamasını, özgüveninin güçlenmesini sağlar.
Çocuklar antisosyal davranışlar gösterdiğinde bu durum ebeveynler için korkutucudur. Çünkü yalan söylemek, hile veya hırsızlık yapmak hiçbir zaman çocuğa yakıştırılan davranışlar olmamıştır. Dolayısıyla ebeveyn panikler, vereceği tepkiye karar vermeye çalışır, vereceği tepkinin dozunu ölçmeye çalışır. Akla ilk gelen genellikle net ve sert tepkiler vermektir, çünkü bu davranışlar disipline edilmesi gereken kabul edilemez davranışlardır. Fakat bu tepki sonunda davranış sönmüş gibi görünse de zaman içinde tekrar ettiğini ve şiddetlendiğini görürüz. Bu tekrarlama ve şiddetlenme ebeveyni daha büyük bir endişeye sürükler, çünkü elinden geleni yapmış ve bir çözüme ulaşamamıştır.
Cezaya yönelik sert tepkiler yerine çocuğun davranışındaki motivasyonun kaynağını anlamak ve bu kaynak üzerine bir tepki geliştirmek başta işinize yaramayacağı izlenimini verebilir. Oyun oynamak, hikayeleştirmek, oyuncakları kullanmak ebeveynlere yalan söyleme davranışına hoşgörü gösteriyorlarmış gibi hissettirebilir. Fakat oyunun çocukların dili olduğunu unutmamak gerekir. Çocuklar zorlandıkları duygular ve durumlar içerisindeyken sözel olarak kendilerini ifade edemediklerinden olumsuz davranışlara başvurabilirler. Çocuğun üzerinde baskı oluşturan tepkiler yerine onu anlamak uzun vadede hem çocuğunuz hem de onunla olan ilişkiniz için yapacağınız en iyi şeydir.
No comments yet.