Hayat beraberinde birçok olay, düşünce ve duygu getirir. Herkes hayatında zaman zaman olumsuz olaylar yaşar, olumsuz düşüncelere ve duygulara kapılır. Bu duygular gündelik hayatın bir parçasıdır.
Depresyonu bu normal duygulardan ayıran duyguların şiddeti ve sıklığıdır. Depresyon kişinin hayatını tümüyle etkiler ve depresyon yaşayan bireyler günlük hayatın getirdiği zorluklarla baş etmekte zorlanır.
Günümüzde her 5 kişiden biri hayatının bir döneminde depresyon yaşamaktadır. Araştırmalara göre kadınlar erkeklere göre iki kat daha fazla depresyon yaşamaktadır. Oldukça sık görülen bu rahatsızlık tedavi edilmezse kişiyi içinden çıkılamayacak bir duruma getirebilir.
Depresyon Belirtileri
Depresyon yaşadığınızda düşünce ve duygularda değişim olur. Sıklıkla üzüntülü, mutsuz, umutsuz hissetmek, ağlama nöbetleri ya da ağlamaklı olma, cesaretsiz, çaresiz hissetmek, düşük özgüven, değersiz hissetmek yoğun olarak görülür. Bu bireyler sürekli mutsuz ve bıkkın görünürler.
Geçmişte yaşadıklarından suçluluk ya da utanç duymak, kendinizi eleştirmek ve karar vermede güçlük yaşamak depresyondaki yoğun düşünce ve duygulardır.
Aile ve arkadaşlara yönelik ilgi kaybı, yalnız hissetmek ya da sürekli yalnız kalmak istemek kişinin sosyal hayatını etkileyen depresyon belirtileridir. Böylelikle kişi ilişkilerinde sorun yaşamaya ya da var olan sorunları çözememeye başlar.
Motivasyon eksikliği, işte ve diğer aktivitelerde ilgi kaybı yaşanır. Kişi bir işe devam etmekte ya da yeni bir işe başlamakta güçlük çeker. Kendisine verilen görevleri yapamaz, daha önce kolaylıkla yapılan işler gözünde büyümeye başlar. Dikkatini toplamakta güçlük çeker. Bu açıdan bakıldığında depresyon kişinin işini kaybetmesine neden olabilir.
Depresyon yaşayan bireyler yaşamdan zevk alamazlar. Hayat onlar için sıkıcı, bunaltıcı bir hal alır. Hiçbir şey yapmak istemezler, her şey anlamsız gelebilir.
Yorgun hissetmek, uykuya dalmada güçlük çekmek ya da sürekli uyumak istemek, azalmış ya da artmış iştah, cinsel istek kaybı, sağlığı hakkında endişe duyma da depresyonda olan bireylerde gözlenen fiziksel belirtilerdir. Bu bireyler eskisi gibi güçlü hissetmediğini, sürekli halsiz olduğunu, enerjilerinin olmadığını söyler. Bu süreçte kilo kaybı ya da kilo artışı görülür.
İntihar düşüncesi, yaşamını sona erdirme ya da kendine zarar verme düşüncesi de depresyonda olan bireyler için söz konusu olabilir. Depresyonu yoğun yaşayan bireylerde intihar eğilimi görülebilir.
Depresyon Hayatımızı Nasıl Etkiler?
Yaşa ve cinsiyete bağlı olmaksızın herkes depresyon yaşayabilir. Sürekli sıkıntılı ve mutsuz bir duygu durumunda olmak, etrafındakilerin soğuk mesafeli gelmesi kişinin kendisini çevresinden izole etmesine neden olur. Kimseyle görüşmek istemez. Bu nedenle çevresindekileri kendisinden uzaklaştırır. Fakat bu şekilde bir kısır döngüye girerek yalnızlıktan kurtulmak yerine daha da yalnızlaşmaya başlar.
Depresyonda olan bireyler duş almak, kıyafetlerini değiştirmek istemezler. Sürekli evde oturmak hiçbir şey yapmamak isterler. Kanepeden kalkmadan ya da yataktan çıkmadan akşama kadar oturmak onlar için bir sorun teşkil etmez.
Kötü ve karamsar bir düşünce hakimdir ve kişi bu düşüncelerden çıkmak istemedikçe bu düşünceler yoğunlaşarak devam eder. Her şeyi olumsuz algılama ve olumsuz taraflarını görme eğilimindedirler. Örneğin, birisi ona iltifat ettiğinde ya da iyi bir şey söylediğinde bile altında farklı düşünceler arayabilir, onunla dalga geçildiğini ya da ciddi olmadığını düşünebilir.
Sürekli kendisini ve çevresindekileri suçlama eğiliminde olurlar. Hatalı olduklarını, yanlış seçimler yaptıklarını düşünerek kendi kendilerince içinden çıkılmaz bir ruh haline sürüklenirler. Bir süre sonra, geçmişteki başarılarını hak etmediklerini ya da şans eseri o başarıyı elde ettiklerini düşünerek kendilerini küçük görme eğiliminde olurlar.
Eskiden hayatında değer verdiği her şeyin yavaş yavaş rengi solar ve her şey değersiz gelmeye başlar. İlişkiler, iş hayatı, aile yaşamı artık bir anlam ifade etmemeye başlar. Tüm değerlerin içi boşalmıştır artık.
Tüm bunlar hiç geçmeyecekmiş gibi gelir. Fakat bunları depresyon nedeniyle hissederiz. Depresyonla gelen bu duygu ve düşünceleri yok etmek ve tekrar hayattan zevk almaya başlamak mümkün.
Depresyon ve Sağlık Sorunları
Sebepsiz baş ve karın ağrıları, mide rahatsızlıkları, cilt rahatsızlıkları gibi bazı psikosomatik hastalıkların nedeni de yaşadığınız depresyon olabilir. Bu rahatsızlıklarda doktora gittiğinizde herhangi bir neden bulunamaz fakat yaşadığınız sıkıntılar gerçektir. Bunun nedeni yaşamakta olduğunuz depresyon olabilir.
Birçok araştırma kronik rahatsızlıkların depresyona yol açabildiği gibi depresyonun da kronik rahatsızlıklara yol açabildiğini göstermektedir. Örneğin kalp krizi geçiren kişilerin, sonrasında depresyona girerek ikinci bir kriz geçirme riskinin arttığı görülmektedir.
Çocuk ve Ergenlerde Depresyon
Genellikle yetişkinlerin yaşadığı düşünülse de depresyon, çocuk ve ergenlerde de sıkça görülmektedir. Çocuklar ve gençler sürekli gelişim halindedirler. Bu gelişim süreci onları yetişkinlere göre daha fazla çevreye bağlı kılar. Aileye ve çevresindekilere olan bu bağımlılık olay ve durumlardan daha çok etkilenmelerine neden olur. Evde oluşan herhangi bir sorundan onlarla ilgisi olmasa bile etkilenirler.
Özellikle çocuklar kendilerini sözel yolla ifade etmekte zorlanacağı için depresyon belirtilerini davranışsal yollarla ifade etme eğilimi taşırlar. Örneğin depresyonda olan bir çocuk bunu söylemese de yemek yemeyerek, uyumayarak belli edebilir.
Çocuk ve ergenlerde depresyonu anlamak için hangi gelişim dönemindeyse o dönemin özellikleri bilinmeli ve o gelişim dönemine göre hareket edilmelidir. Örneğin tuvalet eğitimini yeni tamamlamış bir çocuğu zaman zaman altını ıslatması normal olabileceği gibi daha ileri yaşlarda bunun görülmesinin altında farklı psikolojik sorunlar yatıyor olabilir. Bu sorunlar çeşitlilik gösterebilir ve depresyon da onlardan biri olabilir.
Çocuk ve ergenlerde depresyonu fark etmek, uzun dönemde çeşitli sıkıntılara yol açmadan tedavi etmek önemlidir. Erken yaşlarda tedavi edilemeyen ve üzerinde durulmayan depresyon yetişkinlik döneminde birçok psikolojik sorunun ortaya çıkmasına yol açabilir. Bu noktada bir klinik psikolog, psikolojik danışman ya da psikologdan destek almak önemlidir.
Konya Depresyon Terapisi
Depresyon yaygın, ciddi bununla birlikte tedavisi mümkün bir rahatsızlıktır. İlk olarak yapmamız gereken, girdiğimiz ve giderek bizi içine çeken karamsarlık girdabından kurtulmak olmalıdır. Bu kolay bir süreç olmasa da kişinin isteği ve azmiyle depresyondan çıkmak mümkündür. Öncelikle düşünce sistemimizde fark yaratmak için çabalamalıyız.
Evde sürekli kanepede oturarak bir değişim yaşamak mümkün değildir. Bu değişim için küçük adımlar atmalıyız. Belki dışarı çıkmak için kendimizi zorlamalı ya da ev içinde hareket ederek mevcut duygu durumunu değiştirmek için çabalamalıyız. Sürekli oturup aynı düşünceler içinde boğulmak yerine harekete geçmek iyi gelecektir.
Depresyon beraberinde yalnız kalma istediğini getirir. Fakat yalnızlık olumsuz düşüncelerle bizi baş başa bırakacağı için çevrenizden destek almak gerekir. Aile ve arkadaşlarınızla iletişime geçerek kapıldığınız düşüncelerden sıyrılabilirsiniz.
Eski günlük rutinlerinizi uygulamaya çalışmak da depresyon öncesi hayatınıza dönmenizde yarar sağlayabilir. Tüm bunlar takılı kaldığınız duygu durumu ve düşüncelerden uzaklaşmanıza yardımcı olabilir.
Depresyonun yoğunluğu herkes için farklı yaşanacağı için bu önerileri uygulamakta güçlük çekebilir ya da fayda göremeyebilirsiniz. Depresyon ciddi, hayatı etkileyen ve bir o kadar da hayatın içinden, yaşanması mümkün bir rahatsızlıktır. Bu nedenle bir klinik psikolog, psikolojik danışman ya da psikologdan destek alabilirsiniz.
Kesinlikle hiçbir fark yok.. Online terapi hizmeti hatta çok daha verimli oluyor. Bir kere daha uygun maliyetli ve örneğin, İstanbul’da yaşıyorsanız bir uzmana gidebilmek için bir sürü trafik çekmek zorundasınız. Bunlar psikolojisi bozuk olan insanı daha da olumsuz etkiliyor. Ben edvays.com dan psikolog desteği aldım. Farklı sitelerde var hepsi aynı işlevde neredeyse ama tavsiye ederim hiç düşünmeden psikoloğunuzu bulun online görüşün şu teknoloji ortamında yüz yüzeye gerek yok.