0 850 840 87 87

Konya Evlilik Danışmanı – Evliliği Devam Ettirmenin Sırları

Evliliği Devam Ettirmenin Sırları - Konya Evlilik Danışmanı

Konya Özel Optimum Aile Danışma Merkezi Olarak, yazı dizimize ‘ Evliliği Devam Ettirmenin Sırları – Konya Evlilik Danışmanı’ yazımız ile devam ediyoruz. Özellikle, konyada psikolog, psikolojik danışman, aile evlilik danışmanı ve cinsel terapi danışmanı arayanların bu yazımızı okumalarını öneriyoruz.

Dünyadaki her toplumda evlilik kurumu, hayata yön veren ve şekillendiren önemli bir kurumdur. Evlilik kurumu, kadın ve erkeğin, içinde bulundukları toplum tarafından onaylanmış birlikteliğini simgeler. Evlilik genelde, kişilerin özgür iradesi ve isteği doğrultusunda, belirli bir olgunluğa geldikten sonra verdikleri kararla birlikte yaşama isteklerini ifade eder. Kişilerin içlerinde yaşadıkları duyguları kendi dünyalarından çıkarıp sosyal hayata geçirerek gerçeklik kazandırdıkları bir kurumdur.

Evlilikler toplumlar için önemli müesseselerdir. Bu durum değişmeyecektir. Çünkü evlilikler toplumların devamını sağlar. Toplumda var olmak için ayrı ve saygın bir statü sağlar. İki kişinin birbirini daha derinden tanıyabilmesinin yoludur.

Kişiler arasında sonsuza dek sürmesi dileğiyle yapılan bir anlaşma olarak da görülür. Hayallerin, beklentilerin, kişilerin gerçeklik kazanıp olunan gibi yani gerçekten görünme şeklidir evlilikler. Evlilik kurumu adı altında kişiler birbirlerini daha iyi tanıdıkları için bu kurumun devamını da sağlamaları yine kendilerine düşer

 

Evliliği Devam Ettirmenin 7 İlkesi – Konya Evlilik Danışmanı

John Gottman ve eşi Julie Gottman evlilikleri sürdürme üzerinde sayısız araştırmalar yapmışlar, bilimsel olarak çalışmalar sürdürmüşler ve bu çalışmalar neticesinde kendilerine gelen evli bir çiftin boşanıp boşanmayacaklarını 5 dakika içinde anlayabildiklerini söyleyecek hale gelmişler.

Bu çalışmalardan elde edilen veriler niteliğinde evliliği sürdürmeye dair yedi ilke şöyledir; evli çiftlerin eşlerine yeniden saygı ve şefkat gösterebilmek için sevgi haritalarını genişletip, büyütmeleri gerektiği, çiftlerin aşık olma nedenlerini kendilerine hatırlatmak için eşlerin birbirlerine karşı sevgi ve  hayranlıklarını geliştirmeleri, sorunlar olduğu zaman kaçmak yerine birbirlerine yakınlaşmaları gerektiği, eşlerin birbirlerini etkilemelerine izin vermeleri gerektiği, çözülebilir sorunları çözmeleri gerektiği, kilitlenmelerin üstesinden gelinmesi gerektiği ve ortak anlam yaratılmasının gerektiğidir.

 

Çiftler Birbirlerini Evlilik Öncesi Çok İyi Tanımalı ! – Konya Evlilik Danışmanı

Evlenmeden önce çiftlerin birbirlerini yakından tanımaları çok önemlidir. Birbirlerinin duygularını, düşüncelerini, hedeflerini, endişelerini, hayallerini, umutlarını iyi bir şekilde bilmeleri ve bilgi sahibi olmaları kişilerin birbirlerine olan sevgilerinin büyüklüğünü de gösterir. Bu duygu ve düşünceler değişse de birbirleriyle ilgili bilgileri güncellemeyi sürdürürler.

Sevgi alanları gittikçe genişler ve büyür. Birbirlerinin ne istediklerini, ne düşündüklerini daha iyi bilip bunlar hakkında ne düşündüğünüzü söyleyebilirler. Neyi sevip neyi sevmediğinizi, arkadaşınız hakkında ne düşündüğünüzü ya da iş yerindeki çalışanlar hakkındaki, patronunuz hakkındaki düşüncelerinizi söyleyebilirler. Neler hakkında endişe duyup kuşkulandığınızı sıralarlar. Çünkü sevdikleri kişiye olan sevgilerinin büyüklüğü de budur tam olarak.

Onun hakkındaki her şeyi hafızalarında tutarlar. Her şeyi unutabilirler ama sevdikleri kişi ya da birbirlerini iyi tanıdıkları için eşleri hakkındaki hiçbir şeyi akıllarından çıkartmazlar. Derin bir sevgi ve bağ vardır aralarında. Kişilerin birbirlerinin iç dünyalarını bilmeleri sevgilerini de derinleştirir, güçlendirir. Birbirini iyi tanımakta mutlu bir ilişki için yetmez ve çiftler de sadece bununla yetinmezler. Bunu çeşitli yollardan inşa edip geliştirirler.           

 

Hayranlı ve Sevgi İfadesi Çiftlerin Arasındaki Bağı Kuvvetlendirir – Konya Evlilik Danışmanı

Sevgi ve hayranlık, uzun süreli bir ilişkinin en önemli parçalarıdır. Onlar olmadan mutlu ve uzun süreli bir ilişki olamaz. Evliliğe ya da ilişkiye dair olumlu düşünceler, eşlerin birbirlerine karşı olumlu düşünceleri evliliklerini sürdürmeleri için çok önemlidir.

Olumsuz kusurlar akla geldiğinde bile olumlu düşünceler tekrar düşünülmeli çünkü eşler saygıyı hak ediyor. Saygı, sevgi ve hayranlık eşlerin birbirlerini hor görmelerini, eleştirmelerini, aşağılamalarını engelleyen ve akla getirmeyen en temel duygulardır. Birbirlerinin düşüncelerine önem veren eşler arasında sevgi, saygı ve hayranlık bağları her zaman çok güçlüdür. Olumsuzluklar ya da kusurlar bu durumu hiçbir zaman bozmaya yetmeyecektir.

 

Uzaklaşmak Yerine Yakınlaşmak – Konya Evlilik Danışmanı

Uzaklaşmak ya da yakınlaşmak ilişkilerde veya evliliklerde çok önemlidir. Yakınlaşma; duygusal bağın güçlenmesini, aşkı, tutkuyu ve iyi bir cinsel yaşamın temelini oluşturur. Uzaklaşma ise bu duygulardan kopuşu temsil eder. Duygusal bağ kopmaya başlamıştır ki en kötüsü de budur. İnsanları birbirlerine yakınlaştıran en güçlü faktör duygusal bağdır. Yakınlaşan çifteler birbirlerine duygusal açıdan bağlı kalırlar, uzaklaşan çiftlerse eninde sonunda yollarını yitirirler.

Eşler birbirlerinin zor ya da düşmanca davrandığını hissettiklerinde bile birbirlerine yakınlaşmalıdırlar. Eşler birbirlerine destek olmalı. Birbirlerini dinlemeli, istenmeden tavsiyede bulunulmamalı, gerçekten ilgili olunmalı, anlayışlı olunmalı, her zaman eşler birbirinden yana olmalı, başkalarına karşı her zaman biz tavrını sergilemeliler, sevgilerini sarılarak, dokunarak göstermeliler ve duygularını onaylamalılar.

Eşinizin hislerinin önemli olduğunu ona hissettirin. Duygu ve düşüncelerini sorup, öğrenmek eşinizi anladığınızı gösterir. Birbirinize karşı düşüncelerinizi açıkça ifade etmelisiniz. Düşüncelerinize saygı göstermelisiniz. Hoşunuza giden ya da gitmeyen davranışlarınızı karşılıklı oturup, düşündüklerinizi dile getirip, birlikte neler yapabileceğinize bakmalısınız.

 

Konuşmaya Sert Başlamak Bir İletişim Engelidir – Konya Evlilik Danışmanı

Eşinizle konuşmaya başlarken sert bir başlangıç yapmamaya özen gösterilmeli ki böyle başlayan konuşmalarda genellikle olumlu durumlar ortaya çıkmaz ve kilitlenme sorunuyla karşı karşıya kalınabilir.

Yapılmayan bir davranışı eşinize söylerken eleştirir bir dille ifade etmek yerin durumdan yakındığınızı belli etmekte fayda var. ‘Ev işlerinde bana yardımcı olmadığın için sana çok kızgınım. Bu işi birlikte yapacağımız konusunda anlaşmıştık’ cümlesi yakınmayı, ‘Neden böylesin ? Birlikte yapmamız gereken işi ben yapıyorum ve bu beni deli ediyor. Hiç umursamıyorsun!’ cümlesi ise eleştiridir. Çünkü eleştiri bir suçlamadır ve kişinin karakterine yöneliktir oysa yakınma belirli bir davranış üzerinde odaklanır.

Eşler birbirine kötü davranıldığını düşünerek savunmaya geçebilirler. Savunma, karşı tarafı suçlamadır. Bende bir sorun yok, tüm sorun sende denir. Bu durum ortamı ve konuyu daha da alevlendirir, çatışma artar, kırıcı sözler ve hor görmeler başlar.

Küçümsemeler, iğnelemeler, kuşkuculuk gibi olumsuz duygular ilişkiyi çıkmaza sürükler. Uzlaşma sağlanamaz böyle bir ortamda. Gerginlik ve çatışma daha fazla artar. Hor görmek bir bakıma tiksinmeyi ifade eder ve bu da ilişkiyi kötü bir hale getirir. Böyle devam eden tartışmalarda eşler birbirlerine duvar örüp birbirleriyle bağlantılarını keserler. Bağlantı olmazsa iletişim de olmaz. Konuşulmayan durumlar sonunda birikir ve dolup taşmalara sebep olur. Sürekli olumsuz düşüncelerle karşılaşan eş en sonunda uzaklaşmayı tercih eder.

 

Mutlu Evliliklerde Yapıcı Düşünceler Vardır

Eşler arasındaki dolup taşmaların bir göstergesidir beden dili. Çiftlerin tartışma sırasındaki fiziksel değişiklikleri durumun nasıl sonuçlanacağını da ortaya serer. Sık sık dolup taşmalar duygusal gerginliklere yol açar ve bu durumda evliliği iyiye götürmez.

Çiftler birbirlerini aşağılayıp kendilerini savundukça dolup taşma durumu daha da sıklaşır ve onarma girişimini görüp karşılık vermek daha da zor bir hal alır. Duygusal zekanın hakim olduğu evliliklerde onarma başarısı daha yüksektir. Tartışma sırasında eşlerden biri bir hareket yapıp ortamı yumuşatabiliyor ya da bir söz söyleyip durumu onarmayı kolaylaştırabiliyor.

Evlilik iyi gidiyorsa onarma da iyi gider ancak evlilik iyi gitmiyorsa onarma da iyi gitmez ve kötü anılar bir bir ortaya çıkmaya başlar. Eşler birbirlerinin hiç iyi anılarını hatırlamazlar. Hep kötüyü düşünmeye odaklanırlar. Mutlu bir evlilikte daha yapıcı ve eşe yönelik daha olumlu düşüncelerin yer alırken mutsuz bir evlilikte ise daha yıkıcı ve eşe yönelik olumsuz düşünceler ve anılar ortaya çıkar.

Evlilikte eşler birbirlerinin görüşlerine kulak vermelidir. İki kişinin tek vücut olmaya başladığı evlilik kurumunda ortak alınan kararlar önemlidir. Eşinin görüşlerine, duygularına, düşüncelerine saygı gösteren kişilerin evliliklerinin de mükemmel gitmemesi olanaksızdır.

Bir evliliği iki kişi kuruyorsa iki kişi bozabilir. Kadınlar kocalarına saygılıdır ve bu öğrenilegelmiş bir durum olarakta görünebilir. Erkeklerin bu konuda kadınlardan daha geride oldukları tartışmasız ortada olan bir durumdur. Kadınlar yalnızca kocalarının duygularını ve görüşlerini hesaba katarak kendi kararlarını etkilemelerine izin verirler ancak erkekler çoğunlukla bu iyiliğe karşılık vermezler. Uzun süreli evliliklerde önemli olan erkeğin eşine saygılı davranıp güç kontrolünü birlikte sağladıkları ve eşlerinin görüşlerine saygılı davranıp kararların birlikte alınmasına direnmediği evlilikler olduğu gerçeğidir.

 

Hatalarla İlgili Hoşgörü ve Yapıcı İletişim Olmalı – Konya Evlilik Danışmanı

Evliliklerde bir sorunu çözmeye yönelik adımlar atılıyorsa öncelikle başlangıç konuşması yumuşak olmalı. Sert bir başlangıç sert sonuçlar getirecektir. Eşler onarma girişimlerinde bulunmayı kabul etmeyi ve gönderilenleri de kabul etmeyi öğrenmeliler.

Öncelikle kendilerini sonra da birbirlerini yatıştırmalılar. Uzlaşmaya varmak için çabalayın. Kimsenin hatasız olmadığını bilmeliler ve hatalara karşı hoşgörülü olmayı denemeliler. Eşler birbirlerine karşı ne kadar açık sözlü ve dürüst olurlarsa anlam duyguları da o kadar genişler ve kaynaşır. Çatışmadan kaçmak mutlu bir evlilik demek değildir. Çatışmadan kaçılmamalı.

Hayatın temelleri üzerinde ne kadar yoğunlaşabilirse çiftler, evlilikleri de o kadar zengin, kolay ve anlamlı olabilir. Ortak bir anlam duygusu varsa evliliklerde çatışmalar o kadar şiddetli olmamakla birlikte kalıcı sorunlar da kilitlenmeye sebep olmaz. Ortak anlamlar eşlerin birbirleriyle daha da yakın olmalarını sağladığı gibi eşten ziyade iyi bir arkadaşta olmalarını da sağlar. Getirileri çok olan bir ilişkileri olur.

No comments yet.

Leave a comment

Your email address will not be published.